Çanakkale Atatürk’süz olmaz !
Tarihimizin hatta dünyanın en büyük boğaz savaşlarından olan ve emsalsiz bir zaferle sonuçlanan Çanakkale Savaşında askerimizin şanlı mücadelesi, gösterdiği emsalsiz ruh hali ve şehit olma isteği Anadolu halkına azim, umut, kararlılık aşılayarak İstiklal Harbi’ne kıvılcım olmasını sağlamıştı. Bu zafer; muharebeleri, kahramanlıkları ve sonuçlarıyla tam bir destandır, askerimizin ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün şanlı destanıdır. Askerimiz Mehmetçik adını bile bu muharebelerde almıştır. Bu savaş ve bu zafer kim ne derse desin Atatürk ismi anılmadan tarihe geçirilemez çünkü onun varlığı ve etkisi savaşın, ülkenin, dünyanın kaderini kökten değiştirmiştir. Diğer yandan bu savaş malum Anadolu’nun işgalinden önce yaşanmış ve Osmanlı’nın son savaşı olarak tarihe geçmiştir.
Fakat diğer yandan da bu savaş çok yakında başlayacak Milli Mücadelenin ruhunu ve azmini teşkil etmiş, heyecan ve umut vermiştir. Bundan sonradır ki askerimizin gözlerinde parıldayan ölmez ruhun ateşi Anadolu dağlarına sıçramıştır. Yani Çanakkale hiç yaşanmasaydı, yahut yenilgiyle sonuçlansaydı belki bir İstiklal Harbi’miz bile olamayacaktı.
Atatürk, yaklaşık 11 ay süre boyunca Çanakkale Cephesi’nde bulunmuştur. 20 Ocak 1915’te 19’uncu Tümen Komutanı olarak cephede göreve atanmış, 10 Aralık 1915’te cepheden ayrılmıştır. Çanakkale Savaşları’na Yarbay rütbesi ile katılmış, 1 Haziran 1915’te Albaylığa terfi etmiştir. Cephede 19’uncu Tümen Komutanı, Maydos Mıntıka Komutanı, Arıburnu Kuvvetleri Komutanı ve Anafartalar Grup Komutanı görevlerinde bulunmuştur. Yararlı hizmetlerinden dolayı 30 Nisan’da Gümüş İmtiyaz Harp Madalyası’na, 17 Mayıs’ta ise Altın Liyakat Madalyası’na layık görülmüştür. Mustafa Kemal, Arıburnu, Anafartalar ve Kireçtepe bölgelerindeki üç önemli kritik askerî müdahalesi ile Çanakkale Savaşları’nın kaderini tayin etmiştir.
Destan oluşunu sulandırmak isteyenlerin niyeti bu kahramanlık dolu günlerden Atatürk’ün adını silmek ve Milli mücadeleye ilham kaynağı olmuş bu savaşı hurafelerle veya boş söylentilerle sıradanlaştırmaktır. Oysa tüm dünya bu savaşa ve askerimize saygı duymakta, ders olarak işlemektedir. Ayrıca dünya siyasi tarihine de damgasını vuran bu savaş, medeni dünyanın tüm süper güçlerinin saldırdığı ama yenildiği bir savaştır.
Bu müstesna günün yıldönümlerini hak ettiği değer ve önemde kutlamak her vatanseverin bir borcudur. Bu günü sıradan ve hurafik yorumlarla ATATÜRK’SÜZ anmaya cüret etmek ise cehalettir, gaflettir.
Bu nedenle Çanakkale Atatürk’süz olmaz ! Çanakkale destandır, Türk’ün dirilişidir, Mustafa Kemal’dir, Mehmetçik’tir, geçilmeyen Türk Boğazlarıdır, vatan için ölmek ama teslim olmamaktır, vatan için şehit olma isteğidir.
Bu müstesna güne yaklaşırken, Aziz şehitlerimizin, gazilerimizin ve Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ruhu bir kez daha şad olsun.
Her Türk o topraklarda yaşanan Dünya Savaşı sahnesinde Türk’ün şanını, şerefini kurtaran Atatürk’e minnet ve vefa duymalı…