Atatürk’ü neden sevmezler Atatürk’ü kim, neden sevmez? sorusunu cevaplayabilirsek, neden sevmemiz gerektiğini de anlarız. Bu sorunun en kısa cevabı herhalde şudur; dini siyasete alet edenler, şeriat dileyen ve bu yolla kadınları köle, kendilerini efendi yapmak isteyen, dış güçlerin maşası durumundaki eşitlik karşıtı ilkel benlikler, içimizdeki İngilizler, Batı hayranlığı yanılgısıyla medeniyeti Batı’da sananlar, ayrımcılar, haksız kazanç…
Kategori: Din anlayışı
Dinde İsrailiyat ve Arabizm
Dinde İsrailiyat ve Arabizm İsrailiyat; hangisi olursa olsun tüm dinleri, muharref (bozulmuş, tahrif edilmiş, ilahiliği kaybolmuş) Yahudiliğe devşirme yemininin adıdır. Yahudilik ve Hristiyanlık bundan nasibini almış, sıra İslam’a gelmiştir. Bu yolda İsrailiyat’ın yoldaşı arabizm’dir. İsrailiyat, İslamiyet’e, yanlış, sahte, batıl, maksatlı ve siyonist-şeytani dokunuşlardır. Ana gayesi; Yeni Dünya Düzeninde din olarak tezgâhlanacak Hakk’a düşman, Kur’an’a ters,…
Atatürk’e göre hilafet ve halife
Atatürk 1923 yılında halifelik konusunda şöyle diyordu; “Halifelik konusunda halkın kuşku ve kaygısını gidermek için her yerde gereğince konuştum ve açıklamalarda bulundum. Kesin olarak dedim ki: ‘Ulusumuzun kurduğu yeni devletin yazgısına, işlerine, bağımsızlığına, sanı ne olursa olsun hiç kimseyi karıştırmayız! Ulusun kendisi, kurduğu devleti ve onun bağımsızlığını koruyor ve sonsuza değin koruyacaktır!’ Ulusa anlattım ki;…
Atatürk’ün İslam’a hizmetleri
Atatürk bir hafız veya hoca değildi. Annesi mutaassıp bir hanımefendiydi ve oğlunun dini eğitim almasını çok istedi. Ama Atatürk’ün hayali asker olmaktı ve kendisine o yolu seçti. Yaşanan sıkıntılar, aile içi istekler, okul hayatı, temaslar, savaşlar ve cepheler Atatürk’ü ibadet eri yapmasa da bir iman ve tevhid eri yaptı. Yani ibadeti çoklukla noksan kaldı ama…
Hz. Peygamber’in ve Atatürk’ün davası
Oksijen hem yaşamamız için şart, hem fazlası öldürücü olandır. Ateş hem yakar hem kışın evlerimizde içimizi ısıtır. Karanlık kötü ve korkutucu ama rahat uyumamız için lazımdır. Yani hayatta her şey olması gerektiği yer ve şekildedir. İnsan tüm bu mucizevi hazırlığın baş konuğu ve esas oğlanıdır. Hayatın her sunuşunu olduğu gibi kabul edip, bu kutsal ahenge…
Atatürk’e göre Laiklik ilkesi
Laiklik ilkesinin din gibi yüce bir kavramın temiz kalabilmesi için anayasa ile değiştirilemez hale gelmesi Atatürk’e göre zorunluydu. Çünkü ayak bağı değil itici bir güç olması gereken din ancak bu şekilde manevi bir güç teşkil edebilirdi. Bu anlamda laiklik iyi anlaşılmalı ve toplumun aldanışlarına son verilmeliydi. Atatürk şunları söylüyordu; “Biz din işlerini millet ve devlet…